27 Ocak 2015 Salı

Yorum:Kemikler Şehri


Kitap :Kemikler Şehri (Ölümcül Oyuncaklar #1)
Yazar: Cassandra Clare
Yayınevi: Artemis Yayınları
Sayfa Sayısı: 580


Vampirler, kurtadamlar, periler, gerçek aşk ve aklınızı başınızdan alacak daha birçok şey. Ölümcül Oyuncaklar hafızanıza kazınacak!

On beş yaşındaki Clary Fray, New York’ta Pandemonium Kulüp’e doğru yola çıktığında bir cinayete tanıklık edeceği hiç aklına gelmezdi. Hele ki, bu cinayetin daha önce hiç görmediği acayip silahlara sahip tuhaf dövmeli üç genç tarafından işleneceğini hayatta düşünemezdi! Clary, polisi arayabileceğini biliyordu fakat ceset bir anda ortadan yok olunca ve canileri Clary’den başka kimse göremediği için durumu açıklamak pek kolay olmayacaktı!
Clary’nin onları görebilmesine çok şaşıran katiller kendilerini Gölge avcıları olarak tanıtacaktı. Yani, dünyayı şeytanlardan arındırmaya ant içmiş gizli bir kabile!


Yorumum;

Kitabı ben bunu nasıl daha önce okumam diye 
sayıklayarak bitirdim. Ciddiyim tam bir fantastik delisiyim ama bunu kaçırmış olmama inanamıyorum.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum; Kitap filminden çok daha güzel. İzlemiş olsanız bile kitaba bir şans verin. Çünkü çok fark var. Neyse konumuz kitap. Karakterlerin iyisi kötüsü hepsi unutulmaz karakterler. Hele ki Simon tam benim kafamdan. Ama Jace.. Aşık oldum! Alaycılığı ve çekiciliği beni öldürdü. Adrian Ivashkov'dan sonra gördüm en ukala karakter Jace sanırım. Ve bu garip bir şekilde sempatik o.O Clary beni pek rahatsız etmedi. Genelde tüm kadın karakterlere sinir olurum. Clary'i sevdim gibi diğer kitaplarda bakacağız artık. Karakterleri kendi hayatımda ki insanlarla ilişkilendirebildim. Ben Cassandara Clare kitaplarına Cehennem Makineleri serisiyle başladım geçmiş zamanda geçtiği için. Bunu da çok sevdim ama Will'in yeri benim için ayrı. Gölge avcısı atmosferini gerçekten çok özlemişim. Neyse ki seri altı kitaptan oluşuyor :)) Kesinlikle öneririm ama sonu hakkında insanları uyarmak lazım çünkü ben deli oldum! Yıktı beni resmen. Merak etmeyin kimse ölmüyor :D Ama sonu benim için gerçekten hayal kırıklığı oldu.




Film Hakkında;

Filmi aynı Vampir Akademisi gibi bir kitabı nasıl mahvederim düşüncesinde senaristler. Ama aralardaki replik benzerliklerini sevdim. Ve ben oyuncuların karakterlerle uyumunu da sevdim pek rahatsız etmedi. Ama çok fazla eksik sahne vardı.Anlamıyorum neden 580 sayfalık bir kitabı bir buçuk saatlik bir filme sıkıştırmışlar ki. Yani iki buçuk,üç saatte olabiliyor filmler. Mesela Harry Potter ,Yüzüklerin Efendisi... Film serisinin devamının gelmemesine şaşmamalı. Hasılat da kötüymüş zaten.  Filmi izleyip beğenmediyseniz kitaba bir şans vermelisiniz bence. Seveni de var sevmeyeni de ama genç-yetişkin fantastik kitaplarını seviyorsanız ya da benimle zevkleriniz benziyorsa kesinlikle seveceksiniz!



Alıntılar;

“Bütün olan bitenlerden sonra, sen hala şu Porsuk Suratlı’yı mı düşünüyorsun ?”
“Ona öyle deme. Porsuğa filan benzemiyor.”
“Haklı olabilirsin,” dedi Jace. “Ben de daha önce çekici bir-iki porsuk görmüştüm. O daha çok sıçana benziyor.”

‘Haydi bakalım gençler. Yatak odamda biriyle koklaşabilecek tek kişi muhteşem kendimim’
‘Koklaşmak mı?’ dedi Clary, bu kelimeyi ilk kez duyarak
‘Muhteşem mi?’ diye tekrarladı Jace, sadece iğrençleşmek için.

“Alaycılık, hayal gücü iflas edenin son sığınağıdır.” dedi Clary.
“Elimde değil. İçimdeki acıyı gizlemek için kılıç keskinliğindeki zekamı kullanıyorum işte.”

"Cehenneme düşmek kolaydır ..."

"Sevmek yok etmekti ve sevilmek, yok edilecek kişi olmaktı."

"Bu arada," diye ekledi Simon, "son zamanlarda kız giysileri giymeyi denediğimi bilmeni isterim. Ayrıca, annenle yatıyorum. Bunu da bilmen gerektiğini düşündüm."

"Ondan hoşlanmadığını biliyorum."
"Hayır," dedi Simon, daha gergin bir tavırla. "Sade sodadan hoşlanmam. Erkek çocuklarından oluşan ucuz pop gruplarından hoşlanmam. Trafikte sıkışıp kalmaktan hoşlanmam. Matematik ödevlerinden hoşlanmam. Jace'den nefret ederim. Farkı anlayabildin mi?"



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder